Olcay Ünal Sert / Magazinsortie

Milli Savunma Bakanlığı, Bülent Ersoy'a, Anıtkabir'de bir subayın şemsiye tutması üzerine inceleme başlatmıştı. Usta sanatçı, yaşananların ardından ilk kez TGRT Haber'de yapımcı Erol Köse'ye konuştu.

Bülent Ersoy, "Atatürk'ün mezarının başında duamı ettim. Mozalesinde saygı duruşunda bulundum, orada da duamı ettim kendimce. Kimse bana 'aman şemsiye tutsun' demedim. Sandalyeyi kendim götürdüm arabanın arkasında. Orada ki komutanın ve garip Asker çocuğun Hakkari'ye sürülmesi, bunlar doğru şeyler mi? Şemsiye tutulmasına gerekte yoktu. Eğer ki ben oraya gittiysem yağmur da olsa, sel de olsa, kar da yağsa ki yağıyordu zaten, saygı duruşunda bulunurken şapkamı çıkardım, adamdan böyle bir talebim olmadı, çünkü başımda şapkam vardı bu bir. Peki hadi şapkayı çıkardığım vakit oldu diyelim, fotoğraflarda görüldüğü gibi şapkam çıktığında benim yanımda, arkamda görevli yoktu. O bir ara tutmuşsa artık ne yapmışsa bunda benim ne gibi dahlim olabilir... Bir sanatkâra böyle bir tavır sergilenirse, diyelim ki şemsiye tutmuşlar ben istemesemde görmesemde tutmuşlar, ne olacak ne var bunda? Unutmayalım orası Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk'ün kabri ve Atatürk'ün ebedi istirahatgahı, ve ne demiş bizlere; 'doktor, avukat, öğretmen her şey olabilirsiniz ama sanatçı olamazsınız'. Bize hürmeten yapılmış bir şeydir. Bizim hiç bir talebimiz olmamıştır. Onlar saygılarından nezaket göstermişler, ne diyebilirdim ki ben... Zaten benim kapşonum vardı." dedi.

Bülent Ersoy Anıtkabir ziyaretine Atatürk rozeti ve ay-yıldız figürlerin olduğu siyahbir kostümle gitmişti. Ersoy'un tekerlekli sandalye ile Anıtkabir'e gitmesi ve görevli bir subayın şemsiye tutması Türkiye gündeminin en önemli konularından biri oldu. Gün boyunca trend-topic olan Diva çok sayıda eleştiri almıştı.

Bülent Ersoy eleştirilere yanıt verirken, Erol Köse de yaptığı açıklamada Bülent Ersoy'un dizlerinden ameliyat olduğunu o yüzden ayakta duramadığını sahnede de oturarak şarkılarını söylediğini belirtte. Bülent Ersoy, tekerlekli sandalyeyi de aracının arkasında kendisinin götürdüğünü belirtti. Ersoy, şemsiye tutulması yönünde bir talebi olmadığını belirtirken "Şemsiye tutulmasına gerek yoktu. Peki orada ki Komutanın ve garip Asker çocuğun Hakkari'ye sürülmesi, bunlar doğru şeyler mi?" diye sordu.

Bülent Ersoy, dün akşam sosyal medyadan yaptığı açıklamada, "Yüce Atam, yine gideceğim, yine gideceğim... Ne Mutlu Türküm Diyene" notunu paylaşmıştı.