Gazeteci Erol Simavi, Hürriyet Gazetesi'ni Aydın Doğan'a sattıktan sonra Bağcılar da ki Milliyet Gazetesi'nden İkitelli Güneşli de ki Hürriyet Medya Towers'a transfer olarak 1994 yılından itibaren Hürriyet Holding'e (Doğan Holding) bağlı şirketlerde dönüşümü gerçekleştiren ve o yıllarda Hürriyet'te İcra Kurulu'nda görev yapan medya yöneticisi Yalçın Balcı geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Balcı, 90'larda Hürriyet'in el değiştirdiği dönemde aldığı önemli kararlarla fırtınalar estirmişti...

Yalçın Balcı

Türk medya devlerinin prensi olarak bilinen ve Doğan Holding’ten ayrıldıktan sonra İzmir’de yaşamaya başlayan Yalçın Balcı, geçirdiği kalp krizi sonucu hayata veda etti. Ardında, medya sektöründe bıraktığı değişimler kaldı.

Doğan Holding'te 20 yıl çalışan Balcı, bu süreçte çok sayıda radikal dönüşüme imza atmış, çok sayıda gazeteci ve yönetici sendikadan ve görevlerinden ayrılmak zorunda kalmıştı. 

Hürriyet Medya Towers 2000

1994'TE HÜRRİYET SATILINCA SANCILI BİR DÖNÜŞÜM YAŞANMIŞTI

1994'te Hürriyet Holding'i Doğan Holding'e, Simavi Vakfı'nı Aydın Doğan Vakfı'na dönüştüren süreçte çok sayıda gazeteci, matbaa ve idari çalışanın o dönem işten ayrılmasına neden olan kararlar, çalışanlar için zor bir dönemin başlangıcı olmuştu. Baskı ustaları taşeron şirketlere geçmeye zorlanmış, çalışanların dört maaş ikramiyesi, Migros çekleri kaldırılmış, fiyat ayarlamaları Simavi dönemine göre oldukça düşük tutulmuş, emekçilerin maaşlarının erimesine neden olunmuştu. Ulaştırma servisinde kadrolu çalışanlar taşeron kendi aracıyla km başına göre çalışanlarla değiştirilmiş, medya sektöründe yeni bir dönem başlamıştı. Yönetim kurulunda alınan kararlarla fikir işçisi statüsünde çalışan gazeteciler TGS'den (Türkiye Gazeteciler Sendikası) istifaya zorlanmış, yeni sözleşmeyi imzalamayan gazeteci, yazar ve bazı yöneticiler görevlerinden ayrılmak zorunda kalmıştı.

Yalçın Balcı 2024

İZMİR DE YAŞAMA VEDA ETTİ

Türkiye’de bir dönem büyük medya gruplarındaki gazete ve televizyonların yönetiminde bulunan, önemli projelere imza atan Yalçın Balcı, yıllarını verdiği gazetecilik sektöründen sonra dinlenmeye çekildiği İzmir’de hayatını noktaladı. Daha önce by-pass ameliyatı geçirdiği bilinen evli ve bir çocuk sahibi duayen medya yöneticisi, kalp krizine yenik düştü.

Yalçın Balcı kimdir?

Hayatını kaybeden Yalçın Balcı, özellikle Doğan grubu bünyesindeki birçok şirkette 20 yıl süren yöneticiliğiyle, dönemin medya dönüşüm ve başarılarının tanıklığını yaptı. Medya patronları Dinç Bilgin ve Aydın Doğan’la çalışan Balcı, “medya devlerinin prensi” olarak anılıyordu.

AYDIN DOĞAN’IN “EVLADIM” DEDİĞİ KİŞİ

Gazete, dergi ve televizyonlarla bir dönemin en güçlü medya şirketlerini elinde bulunduran, ancak daha sonra medyadaki varlıklarını Demirören Grubu’na satan iş insanı Aydın Doğan’ın “evladım" diyerek sevdiği Balcı, göreve başladığı şirketleri dönüştürmesi ve karlı bir pozisyona getirmesiyle de ün salmıştı.

“TEPE YÖNETİCİLERİNİN ZİHNİYET DEĞİŞİKLİĞİ SAĞLANMALI”

Çalışanlar tarafından “Terminatör” lakabı takılan iş insanı, Doğan Yayın Holding COO`su (Chief Operator Officer) olduğu 2003’lü dönemlerde, medya alanında, şirketlerin değil süreçlerin dönüştürüleceğini, bunu sağlamak içinde öncelikle tepe yöneticilerin zihniyet değişikliğinin sağlanması ve yöneticilerin icra kabiliyeti olması gerektiğini dile getirmişti.

DOĞAN YAYIN HOLDİNG’TEKİ DÖNÜŞÜM

Şirketlerin dönüşümünün yukarıdan aşağı gerçekleşeceğini, dönüşüme öncelikle yöneticilerin inanması gerektiğini de bildiren Balcı, Doğan’daki dönüşümü şu sözlerle açıklamıştı:

‘‘Biz Doğan Yayın Holding`te 1994 yılından beri dönüşüm projeleri uyguluyoruz. Biz şirketin bütününü bir anda dönüştürme yerine süreçlerin dönüştürülmesine inanıyoruz. Medya alanında şirketin bütününü dönüştürmek gereksiz. Dönüşümde üst yönetimin konuyu algılaması ve icra kabiliyeti çok önemli.’’

Hürriyet Yalçın BalcıBY-PASS’INI AYŞE ARMAN’A ANLATMIŞTI

Yalçın Balcı, 2012 yılının Eylül ayında by-pass ameliyatı geçirmişti.

Bu ameliyatıyla ilgili, o dönem Hürriyet gazetesinde yazılar yazan Ayşe Arman’a röportaj veren Balcı, yaptırdığı kontrollerde üç damarının tıkalı olduğunun tespit edildiğini ve bunun günün birinde bu dünyadan göçüvermek anlamına gelebileceğini söylemişti.

O dönem, 50 yaşında olduğu ve kendini sağlıklı hissettiği bilgilerini paylaşan Balcı, “50 yaşındaydım ve kendimi sağlıklı zannediyordum. Sigara içmem. Yediklerime dikkat ederim, kilolu değilim, makul ölçüde spor yapardım. Ama gel gör ki, doktorum tepemde, ‘Damarlarına bir bakalım... Daralma var mı bir ölçelim’ deyip duruyordu. 6 ay adamı inlettim. Nasıl yapacağını bile bilmiyordum. Meğer artık klasik anjiyo aşılmış, yeni bir makine varmış, bilgisayarlı anjiyografiymiş adı, öyle kanama dursun diye 6 saat ağırlıkla beklemek filan yokmuş, 10 dakikada bitiyormuş her şey…” ifadelerini kullanmıştı.

“ARTIK DAHA GERÇEKÇİYİM”

Güneri Cıvaoğlu hayatını kaybetti Güneri Cıvaoğlu hayatını kaybetti

Balcı, başarılı geçen by-passtan sonra  karakterinin değişip değişmediği sorusuna karşılık da, “Yok kendimde çok fazla bir değişiklik görmüyorum. ‘Sen değiştin’ diyen de olmadı. Ama bazıları, ‘Daha sessiz, sakin bir adam olacaksın zannettik, daha berbat biri oldun’ dediler. Bir tek şu var: Eskiden bir sürü şeyi kafaya takardım, dert ederdim, ama sonra benden başka kimsenin dert etmediğini gördüm. Şimdi vurdumduymaz değilim ama daha gerçekçiyim…” demişti.

Yalcin Balci 220 YIL SONRA GELEN AYRILIK: BU KADAR MEDYA YETER

Balcı’nın 20 yıl hizmet verdiği Doğan Grubu’ndan ayrılışı da, bazı medya kuruluşlarında haber olmuştu.

Patronlar Dünyası'nın haberine göre ayrılık kararını bir maille çalışanlarla paylaşan Balcı, şu veda sözlerini yazmıştı:

“Geçen ay Doğan Grubu’nda 20. yılımı doldurdum. İlk işimi de sayarsak 29 yıl olmuş, bana hala dün gibi geliyor. Zaman su gibi hızlı akıyor, Milliyet’te çalışmaya başladığımda 32 yaşındaydım. Bazen keyifli bazen üzüntülü, genelde beni heyecanlandıran 20 yıl geçti. Doğan Grubu’nda kurumsal hayallerimin büyük bir kısmını gerçekleştirdim. Grupta istediğim her şirkette çalışma serbestisini burada buldum. Bu vesile ile Doğan Ailesine huzurunuzda teşekkür etmek istiyorum. Bu kadar süre medya içinde çalışmak yeterlidir kanısındayım. Artık kişisel hayallerimi icra etmek üzere bu ay ayrılıyorum.”

Hürriyet İstanbul Hmt 2000

Aydın Doğan'ın Hürriyet, Milliyet, Posta, Kanal D ve CNN Türk gibi Türkiye'nin önde gelen kuruluşlarını Demirören Holding'e bırakmasının ardından medya sektöründe taşlar bir kez daha yerinden oynadı.