“Örfi nikâhla evlendik, diğer ritüellere başlıyoruz” diyen Seyhan Soylu açıklamasında “Her din, mezhep, inançta evlenip ahirette de buluşmak istedik. Türkiye'de pek bilinmeyen bir nikâh türü. Her yıl Mısır'a tatile giderim. Eski Mısır'da fakirlerin nikâhını duymuştum. Karı ve koca arasında olan bir tek Allah'ın şahitliğinde bir nikâh türüdür “örfi nikâh”. Gösterişten ritüellerden uzak. Mısır ve Ürdün başta olmak üzere tüm Ortadoğu ve İslam ülkelerinde bilinen bir nikah şeklidir. ” sözlerine yer verince bu haber tüm medyada geniş yer buldu. Ve birçok kişi tarafından Google ve arama motorlarında ‘Örfi Nikâh Nedir?’ sorusu en çok sorgulanan kelime oldu.
Bugün AL SANA HABER masası da bu çok sorulan ve herkesçe bilinmeyen Örfi Nikâh’ ı gündemine aldı ve Araştırmacı İlahiyatçı Nimetullah Demir ile İlahiyatçı Yazar Dr. Serkan Tekin’ i masaya konuk ederek, İstanbul İl Müftülüğü Vaizi Ümran Kılıçer ve İlahiyatçı Yazar Cemil Kılıç’ ı ise telefonla bağlayarak bu konuyu sordular.
Gökay Kalaycıoğlu yayına bağlanan İstanbul İl Müftülüğü Vaizi Ümran Kılıçer’e “Seyhan Soylu, bir gün geldi ve ‘Ben Örfi Nikâh’la evlendim’ dedi. Tüm sosyal medya ve basın Seyhan Soylu’ nun Ata Çağlayan’la gerçekleştirdiği bu nikâhı konuşuyor. Haliyle bizde merak ediyoruz. Örfi Nikâh nedir?” diye sordu.
Vaiz Ümran Kılıçer “İslam Hukuku’na baktığımız zaman Örfi Nikâh diye bir nikâh yok ama Ürdün, Mısır, Tunus taraflarında son zamanlarda kendilerine göre bir Örfi Nikâh, hanımların haklarının gasp edildiği nikâhlardan birisidir. Din adına düzenbazlık demeyelim de nikâhı sulandırmamak gerek. Böyle fesat oluşturacak akımlar oluşturmak doğru değil. Örfi Nikâh din literatüründe, fıkıhlarda yok” diye yanıtladı.
Gökay Kalaycıoğlu bunun üzerine “Mısır Diyanet İşleri Başkanı’nın bir açıklaması var. Örfi Nikâhı, Ahiret Nikâhı olarak okuyor. Tunus’a geçtiğimiz zaman yıl içerisinde 1200 genç Örfi nikâhla evlenmiş. Peki, bizim Diyanet’imiz veya İlahiyatımız konuya nasıl bakıyor?” şeklinde bir soru yöneltti.
Vaiz Ümran Kılıçer “Ahiret Nikâhı diye bir nikâh yok. Türkiye’de bazıları fetva veriyor ama Din İşleri Yüksek Kurulu o fetvalara katılmıyor. Diyanet İşleri Başkanımız da bu son zamanlarda çıkan Örfi Nikâh ile ilgili yakın zamanda gereken açıklamayı yapacaktır” diyerek yanıt verdi.
Masa konuğu İlahiyatçı Yazar Dr. Serkan Tekin ise “Şimdi Kuran-ı Kerim’de nikâhta karşılıklı akit ve Mehir vardır. Bu iki şart geçiyor. Müştehidler ise farklı farklı şartlar getirmişlerdir. Kimine göre 2 şahit olması lazım ve babanın da iznini şart koşuyor kimine göre de hiç şahit olmasa da babanın rızası yeterli oluyor. Başka bir şey söyleyeyim size. Hazreti Peygamber’ in şahsına münhasır böyle bir hak verilmiş ona. Yani Peygamber (S.A.V) hiç aracısız, imamsız, şahitsiz nikâhlanabilir. Kuran’a göre bu Peygamber’e hastır. Ancak ümmete bir şart daha vardır. O da Mehir olayı. Bir insan flört halinde bir evde yaşıyorsa ve hiçbir söz, sadakat yemini yoksa kendi aralarında bile Allah’ ı şahit göstererek birbirlerine bir nikâh sözü verip Mehir’i de konuşurlarsa kuru kuru zinadan bin kat iyidir” diye açıklama yapınca Seyhan Soylu “Ben ve Ata Bey ekonomik durumumuz iyi olduğundan Mehir koymadık. Bunu tamamlama adına illa bir Mehir mi almam lazım?” diye sordu. Dr. Serkan Tekin ise “Yok şöyle yapabilirsiniz. Mehir hakkınızdan feragat edebilirsiniz. Ben bağışlıyorum sana diyebilirsiniz” diye yanıtladı.
Bir diğer masa konuğu Araştırmacı İlahiyatçı Nimetullah Demir ise bu yorumlar üzerine “Zaman tahditi yoksa bu bir ruhsat olabilir” diyerek Örfi Nikâhı onayladı.
Programa görüntülü bağlanan Laik kesimin en sevdiği ve Yaşar Nuri Öztürk’ ün yerine koydukları İlahiyatçı Yazar Cemil Kılıç ise resmi nikâhı kastederek “Türk Medeni Kanunu’na göre geçerli olan nikâhtır sahih nikâh. Diğerleri geçerli değildir. İslam’da Dini Nikâh, Dini Olmayan Nikâh diye bir ayrım söz konusu değildir. Nikâh da 2 şart vardır. Biri İcap diğeri de Kabul’ dür. Ve ayrıca şahitlerin olması gerekir.
Evlenecek iki kişi birbirini kabul ediyorsa eş olmaya ve buna da en az 2 şahit varsa ister İmam kıysın, ister Papaz kıysın, ister Belediye Memuru kıysın o nikâh Allah katında nikâhtır. Bu yalnızca soyut, manevi bir irtibat değildir. Bunun somut hukuki sonuçları vardır. Bir aile kurma durumu vardır. Belki çocuklar olacaktır. İleride bir ayrılık durumunda ayrılanların hukukunun korunması olacaktır. Bununla ilgili devlet otoritesinin kabul edeceği hukuki belgelerin olması gerekir. Bu belgeler yoksa siz ‘Biz Allah katında evliyiz’ derseniz bu nikâh geçerli olmaz. Modern Hukuk’a göre, İslam’a uygun olanı ve bana göre doğrusu Medeni Kanun’da belirtilen şekliyle olan nikahtır. Onun dışındakilerin benim yorumuma göre hiçbir anlamı yoktur” deyince Dr. Serkan Tekin söze girerek Cemil Kılıç’a “Dediniz ki bu benim görüşüm. Dolayısıyla İslami, Kurani veya Dini bir görüş olmaktan ziyade sizin şahsi görüşünüzdür. Kuran’da öyle belge melge diye bir şey yok” dedi.
Bunun üzerine Cemil Kılıç “Siz devletin yasalarını, otoritesini tanımıyor musunuz?” deyince masa bir anda gerildi.
Bu sırada Seyhan Soylu söze girerek “Sayın Kılıç sizinle bir TV kanalında birlikte yapımcınız olarak programda çalıştık. Benim nedenli milliyetçi, devletçi ve ehli sünnet bir yaşam yaşadığımın tanıklarından birisiniz. Eşimle aynı evi paylaşıyoruz. Fakat bedensel birlikteliğimiz henüz yok. İnsanoğlu beşer şaşar, gaflete düşer, nefsimize yenik düşeriz. Çıplak görür, günaha girebiliriz. Yeteri kadar günahımız var. Biz nikahı tedbiren yaptık. Elbette Temmuz ayı içersin de bunu resmiyete geçireceğiz. Eskiden Belediye nikâhıyla resmiyet kazanırdı. Şimdi dini nikâh ile de zannediyorum kabul görmekte doğru mu hocam?
Cemil Kılıç “Şu an ki Hükümetimizin yani Ak Parti Hükümetinin çıkardığı kanun ile affedersiniz zina, suç olmaktan çıkarıldı Avrupa Birliği uyum yasaları çerçevesinde. Dolayısıyla iki insan evlenmeden de, nikah kıymadan da birlikte yaşayabilir ve bu suç değil. Bunu ben demiyorum. AK Parti Hükümeti’nin çıkardığı kanunlara göre konuşuyorum. Bundan önceki Hükümet’ler de bu suçtu.”
Cemil Kılıç’ın Ak Partiye gönderme yapmasına gerilen Seyhan Soylu; “Sn. Kılıç ne fark eder? İnsanların tercihi. Hristiyanlar papaza nikah kıydırıp resmiyet kazanıyor da biz Müslümanlığımızdan mı utanır olduk? Ben nikahımın kıyılması için Belediye yerine Müftülükte kılınması için başvuracağım.’’
Dr. Serkan Tekin “Biz devleti de otoritesini de tanıyoruz. Bir şeyin en mükemmel olması farklıdır. Geçerli ya da geçersiz olması farklıdır. Sizin dediğiniz nikâhın en mükemmel olma şartıdır. Yani hiçbir hakkın hukukun kaybolmamasıdır. Ancak bir nikâh kıyılmış ve nikâh kıyılırken şahit var ve Mehir olayı da verilmiş. Bu nikâh dinen geçerli mi değil mi? devletin kanunlarında geçersiz olabilir ama dinen geçerlidir. Sizin dediğiniz nikâh, belgeli olması kayıtlı olması tabi ki daha iyidir” deyince Cemil Kılıç “Daha iyi değil, şarttır şart” diyerek çıkıştı.
Dr. Serkan Tekin “Ya hayır hayır. Belge şart değil. Bırakın bunu Allah aşkına. Böyle bir şart yok nikâhta. Ya Kuran’dan bana delil getireceksin belgenin şart olduğunu. Ya Hadis’ten getireceksin. Ya da müştehidlerin görüşlerinden getireceksin. Hiç birinden getirmiyorsan belge şart değil. Siz az önce bir soru sordunuz. Devletten daha güçlü bir otorite var mı ki o hakkı ve sosyal güvenceyi vermesin? Dediniz. Evet var. O otorite Allah’tır.” diyerek Cemil Kılıç’a tepki gösterdi.