MAGAZİN

Mehmet Ali Erbil "Eşcinsellik benim için sapkınlıktır"

Mehmet Ali Erbil, Sabah'tan Tuba Kalçık'a; çocukluğunda yaşadığı travmaların hayatını etkilediğini anlattı. Mehmet Ali Erbil, özellikle annesinin ilgisizliği nedeniyle yaşamı boyunca sevgiyi başkalarında aradığını, daha fazlası içinse eşlerini aldattığını söyledi.

Fotoğraf: Olcay Ünal Sert

İşte Mehmet Ali Erbil'den yıllar sonra gelen itiraflar…

Şovmen Mehmet Ali Erbil, ünlü komedyen Cem Yılmaz'ın Netflix'te yayınlanan dizisi 'Erşan Kuneri' için "Halk tarafından bu film kırmızı kart görmeli. Devletimiz de bence müdahale etmeliydi. Bu kadar olmaz... " ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin AKP iktidarında rönesans yaşadığını da öne süren Erbil, "20 yıldır gelinen nokta ortada. Ülkemizin boynu uluslararası alanda da artık eğilmiyor" dedi.

Mehmet Ali Erbil - Tuba Kalçık

Sabah gazetesinden Tuba Kalçık’ın sorularını yanıtlayan şovmen Mehmet Ali Erbil Siz son röportajımızda sağlık sistemine yönelik sözlerinizden dolayı linç edilmiştiniz. Neler hissettiniz linç edildiğinizde?” şeklindeki soruya şöyle yanıt verdi:

"İstedikleri kadar linç etsinler. Hizmeti övüyorum ben. Türkiye AK Parti döneminde sağlık alanında rönesans yaşadı. Şehir hastanelerimiz çok güzel. Eskiden hastaneler hastaları kapıya koyardı, şimdi mağdur olmuyor kimse. Sağlık Bakanımız çok başarılı. Yıllarca devletime vergi ödedim, sağlığım bozulduğunda da devletim bana sahip çıkıyor. Avrupa'nın çok ilerisindeyiz. Sadece sağlık alanında da değil, ulaşım alanında da önemli hizmetler yapıldı. AK Parti yaptı diye bu yapılanları söylemeyecek miyim? Kim hizmet ederse bunu söylerim. Eskiden 8 saatte gittiğim İzmir'e şimdi 3.5 saatte gidiyorum. Bu yolları kimse yadsıyamaz. 20 yıldır gelinen nokta ortada. Ülkemizin boynu uluslararası alanda da artık eğilmiyor. Yunanistan başını kaldırmaya kalktı, Milli Savunma Bakanımız F 16 ile onlara güzel cevap verdi."

Mehmet Ali Erbil - Ali Sadi Erbil (Sabah Arşivi)

"Eşcinsellik benim için sapkınlıktır"

Erbil, Kalçık'ın "Bazı sanatçılarımız son günlerde LGBT'yi destekleyen açıklamalarda bulunuyor..." sözleri üzerine de şunları söyledi:

"Eşcinsellik benim için sapkınlıktır. Benim de 16 yaşında oğlum var. Böyle sapkınlardan gençlerimizi korumalıyız. Eşcinsellerin yaşamlarına saygı duyuyorum ama bunun bayraktarlığı yapılmamalı. Sanki güzel bir şeymiş gibi göstermek yanlış. Bizim adetlerimizde böyle bir şey yok. Sanatçılarımız daha özenli olmalı.

"Erşan Kuneri çok küfürlü, devletimiz müdahale etmeliydi, erkek halimle ben utandım"

Erbil, "Stand-up'çıları nasıl buluyorsunuz peki?" sorusunu da şöyle yanıtladı:

"Cem Yılmaz'ı çok beğeniyorum. Ama artık o da kendini tekrarlamaya başladı. Bir de son işi 'Erşan Kuneri' beni hayal kırıklığına uğrattı. Küfre dayalı komedi yapmış. Halk tarafından bu film kırmızı kart görmeli. Devletimiz de bence müdahale etmeliydi. Bu kadar olmaz... Ben erkek halimle bu küfürlerden utandım. 18 yaş ibaresi konmuş ama yine de bu kadar küfre dayalı yapılmamalı. Mizah zekaya dayalı yapılmalı, küfre dayalı olursa sonuç bu oluyor işte... Cem Yılmaz bana bu işi için teklifte bulunsaydı, kabul etmezdim. Böyle bir projede yer almak istemezdim."

Türk-Amerikan yapımı 'The Hope' filminde başrolde oynuyorsunuz. Bize biraz bundan bahseder misiniz?

Alzheimer olan bir babayı canlandırıyorum. Role hazırlanmak için Balıklı Rum Hastanesi'ne gittim, orada bu hastalığa sahip insanları gözlemledim. Ters köşe bir rol oldu benim için. Bugüne kadar hep komedide oynamıştım, şimdi dram dolu bir projede yer alıyorum. Güzel bir oyuncu kadrosu, çok güçlü bir senaryosu var. Amerikalı yönetmen Sean GK tarafından çekildi. İlk Amerika'da vizyona girecek.

Sosyal medyada yaptığınız yayınlarla çok konuşuluyorsunuz... Gündemde olmak için mi böyle yayınlar yapıyorsunuz?

Ben ne para ne de gündemde olmak için bu yayınları yapıyorum. Sosyal medyada bu yayınlar sayesinde izleyicilerimle buluşuyorum. Çarkıfelek'teki günlerime geri döndüm. Çok özlediğim bir şeydi bu. O günlerdeki Mehmet Ali Erbil, sevenleriyle buluşuyor. Benim oradan gelecek paraya ihtiyacım yok ki...

Sosyal medyayı iyi kullanırsan çok güzel bir mecra. Haddini aşanlar da oluyor tabii. Yayınlarımda dikkatli konuşmaya özen gösteriyorum. Gençlere tavsiyelerde bulunuyorum. Z Kuşağı'nı yakalamak çok önemli. Zamanın ruhuna ayak uyduruyorum. Onlara hitap etmek çok önemli. Beni bugün Z Kuşağı da tanıyor ve seviyor.

Z Kuşağı'ndaki gençleri niye eleştireyim ki? Onları anlamak gerekiyor. Ben bu kuşağın çok özgür olduğunu ve duygularını rahatça dile getirdiğini görüyorum. Bu çok önemli. Bizim kuşak böyle değildi. Ben babamın yanında ayak ayak üstüne bile atamazdım. Babam ile aramda hep bir mesafe vardı. Duygularını hiç göstermezdi. Babam bana bir kere bile sarılmamıştı mesela. Hiç hatırlamıyorum sarıldığını, bu ne kadar travmatik bir şey aslında. Ben asla böyle bir baba olmadım. Kızlarımla 17-18 yaşına kadar birlikte uyudum. Oğlumla da öyle. Ben babam gibi otoriter değilim, hiçbir zaman da olmadım. (Kaynak: Tuba Kalçık / Günaydın-Sabah)